Evin ARSLAN
“Uluslararası İletişimin Ekonomi Politiği”, “Eleştirel Medya Çalışmaları”, “Kamu Diplomasisinde Medyanın Rolü ve Önemi” kitaplarının yazarı İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meltem Bostancı’nın “Suriyeli Sığınmacı Sorunu ve Basına Yansımalar” adlı yeni kitabı Anahtar Kitaplar Yayınevi tarafından yayınlandı.
Türkiye’ye gelen sığınmacıların sorunlarını, Soğuk Savaş sonrası dönemden günümüze kadar yaşanan gelişmeleri aktaran Doç. Dr. Bostancı, kitabın ilk bölümünde Soğuk Savaş sonrası uluslararası ortamı değerlendiriyor. İkinci bölümde, 2000 yılı sonrası Türk dış politikası ve dış politikada Ortadoğu’nun yerini tartışan Doç. Dr. Bostancı, 11 Eylül olayları ve Arap Baharı’nın Türk dış politikasına etkilerini irdeliyor. Üçüncü bölümde ise Türkiye’nin uyguladığı Suriye politikasına ve sığınmacı sorununun basına yansımalarına değiniyor.
Suriyeli sığınmacılar medyada temsil edilirken kullanılan dil ve üslubun, sığınmacıların mağduriyetine yol açabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Bostancı, kitabın içeriğine dair “Suriyeli Sığınmacı Sorunu ve Basına Yansımalar” adlı kitabım, daha çok uluslararası ilişkiler ve dış politika kitabı. Suriye’de yaşanan gelişmeler üzerine çalışmaya karar verdiğimde, bunun aslında Suriye’yi de aşan bir boyuta varacağını tahmin ediyordum. Çünkü Suriye’yi analiz ederken Ortadoğu’yu analiz etmeniz, bölgenin stratejik önemi üzerinde durmanız ve bunu yaparken de bir bölge ülkesi olan Türkiye’nin Ortadoğu politikalarına değinmeniz, bir zorunluluk olarak karşınıza çıkıyor. Ben de bu çalışmada Suriye özelinde Ortadoğu’yu analiz etmeye, Suriye’de yaşanan gelişmeleri tüm boyutlarıyla ele almaya çalıştım. Bunu yaparken de adeta Suriye sorunu ile iç içe geçmiş bir sorun olan sığınmacı sorununa da odaklanma ihtiyacı hissettim” dedi.
“Medyanın Sığınmacı Sorununa Nasıl Baktığı Önemli”
Sığınmacı sorununun bir bölge ülkesi olarak Türkiye’yi de yakından ilgilendirdiğini söyleyen Doç. Dr. Bostancı, “Ülkedeki iç savaştan kaçan Suriyelilerin büyük bir bölümü artık Türkiye’de yaşıyor. Bu konunun tüm boyutlarıyla irdelenmesi gerekir. Türkiye gibi, sığınmacıların yoğun olarak yaşadığı ülkelerde, medyaya daha büyük bir görev düşüyor. Medyanın sığınmacı sorununa nasıl baktığı, nasıl haberleştirdiği ve sorunu topluma nasıl ‘gösterdiği’ son derece önemli. Konu ile ilgili yapılan haberlerin içeriğine bakıldığında, sorunun bazen bu haberler aracılığıyla daha fazla kronik bir hale getirildiği, durumun olduğundan çok daha farklı yansıtıldığı görülüyor” sözlerini sarf etti.
Çalışmasında kutuplaşmayı artırabilecek, yabancı düşmanlığına zemin hazırlayabilecek ve çatışmayı tetikleyebilecek üsluptan uzak durulması gerekliliğine dikkat çekmeye çalıştığını belirten Doç. Dr. Bostancı, bu çalışmanın hem uluslararası alanda yaşanan güncel gelişmelere ilgi duyan çevrelere hem de dış politika alanında kendisini geliştirmek isteyen öğrencilere faydalı olacağını düşündüğünü söyledi.