Esra DEMİR
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Ord. Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu’nda 24 Mart Cumartesi günü Nöropsikiyatri Sempozyumu yapıldı. Sempozyum “Psikiyatri ve Somatik Hastalıklar”, “Bağırsak-Beyin Ekseninde Nöropskiyatri, “Zihin Kontrolü” ve “Nöropsikiyatride Tedavilere Yaklaşımlar” başlıklarıyla dört oturumda gerçekleştirildi.
İstanbul Üniversitesi Genç Yeryüzü Doktorları Topluluğu’nun organizasyonuyla hazırlanan sempozyumda dört farklı konuda oturum gerçekleşti. Sempozyum şehitler için bir dakikalık saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla sabah saat 9.15’te başladı. İlk oturumun konusu Psikiyatri ve Somatik Hastalıklar’dı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali İbrahim Hatemi’nin başkanlık yaptığı ilk oturumunda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işıl Bavunoğlu konuşma yaptı. Hipertansiyon, obezite ve diyabet gibi dahiliye hastalıklarının anksiyeteyi ve depresyonu tetikleyen noktalarını inceleyen Prof. Dr. Bavunoğlu, kronik böbrek hastalarının depresyona girme tehlikelerini açıkladı. Oturumun diğer konuşmacısı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Balcıoğlu ise fiziksel hastalıklarla ilgili ihmal edilen psikopatoloji alanını ve psikomatik hastalıkları ele aldı.
Sempozyumun ikinci oturumunun konusu ise “Bağırsak-Beyin Ekseninde Nöropsikiyatri”ydi. Bu oturumun başkanlığını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk yaptı. Konuşmacılardan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Gastroenteroloji Branşı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aykut Ferhat Çelik ilk bakteri oluşumundan çok hücreli canlıların serüvenine kısaca değinerek bakterilerin gelişimini anlattı. Bağırsak ve beyin ilişkisini sağlayan önemli faktörlere örnek veren Prof. Dr. Çelik, insan bağırsağında bulunan mikrobik popülasyonun davranış ve beyin işlevinin düzenlenmesinde önemli bir rol oynadığını otizm, anksiyete bozukluk gibi nöropsikolojik hastalıklardan örnekler vererek açıkladı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gökhan Aygün ise antibiyotiklerin mikrobiyatayı bozmasıyla ilgili bulgulardan bahsetti. “Genelde psikiyatrik hastalıklarla ilgili genetik faktör, çevresel faktör ve yaşanmışlıkların önemi vurgulanıyor ama son yıllardaki veriler inflamasyon sürecinin de katkısı olduğunu bize gösteriyor” diyen Prof. Dr. Aygün mikrobiyom-bağırsak-beyin ekseni arasındaki etkileşimi inceleyen tıp çalışmalarından örnekler verdi.
Zihin kontrolü konusunun işlendiği üçüncü oturumun başkanlığını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürsel Çetin yaptı. “Beynimiz sessiz değil. Beynimiz vızır vızır çalışıyor, biz duymuyoruz. Duymamamız onun 24 saat çalıştığı gerçeğini değiştirmez” diyen Prof. Dr. Çetin, beyin yapısını kısaca tanıtarak ön beyin hastalıklarından, limbik sistem rahatsızlıklarından bahsetti ve obsesif kompulsif bozukluktan örnekler verdi. Konuşmacılardan Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan kadın beyni ve erkek beyninin işleyişinin davranışa dönüşen işlevlerinden bahsetti. Evlilikte duygusal zeka, zihin kontrolünde yöntemler, sosyal entropi-yalan-kötülük, ‘pandoranın kutusu içimizde mi?’, Duchenne Gülümsemesi gibi çeşitli konulara ve sorulara değindi. İnsanlığın kötülüğü alma ve yayma biçimlerini zihinsel kontrol boyutlarında inceleyerek uyarıcı maddelerin beyindeki etkilerini anlattı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammed Tayyib Kadak ise zihin kontrolünü psiko-tarih açısından inceledi. Tarihte “Devrimci Tania” olarak bilinen “Patty Hearst” olayının nasıl meydana geldiğini ve sonuçlandığını paylaştı.
Dördüncü ve son oturumun konusu ise “Nöropsikiyatride Tedavilere Yaklaşımlar”dı. Oturumun başkanlığını Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Gökhan Akkan yaptı. Nöropsikiyatride cerrahi yaklaşımları inceleyen Prof. Dr. Ersin Erdoğan lobotominin değişen kurallarından ve tıp dünyasının denediği yeni yöntemlerden bahsetti. Bu yeni yöntemlerin farklı hastalıklardaki tedavi öncesi ve sonrası değişimini gerçek deneklerin olduğu videolarla tanıttı. Psikoterapi Enstitüsü Kurucusu Uzm. Dr. Tahir Özakkaş bütüncül psikoterapi etkinliklerinden ve hipnozdan bahsetti. HTA Nöropsikiyatri Merkezi Kurucusu Yrd. Doç. Dr. Deniz Adnan Çoban nöropsikiyatri hastalarının müzikle tedavisinin ya da rahatlatılmasının sürecini inceledi. Yrd. Doç. Dr. Çoban, “Çoğu otistik çocuk, müzikal alanda normal çocuklardaki kadar iyi bir performans gösterebilir, müzikal olan işitsel uyarılara, diğer uyarılardan daha çok ve uygun tepkiler verir” dedi. Aynı yöntemin şizofreni, depresyon, hiperaktiflik, zeka geriliği, Alzheimer, demans gibi hastalıklarda etkisini paylaştı. Kendisinin de içinde bulunduğu 2002 Profilo Kültür Merkezi’nde gerçekleşen Şizofreni Korosu Konseri’nin anılarını anlattı ve konuşmasını Sultan Veled’in, “Sema safa, cana şifa, ruha gıdadır” sözüyle bitirdi. Dört cilt-altı kitaplık Türkiye’nin şimdiye kadar yazılmış en büyük tıp kitabı olan Araştırma ve Klinik Uygulamada Biyolojik Psikiyatri’nin yazarı Prof. Dr. Mehmet Emin Ceylan, psikofarmokoljide ilaç dozajının önemini vurguladı ve şizofreni hastalarıyla ilgili bilgiler paylaştı. Her oturumunda konuşmacılara yoğun ilgi gösterilen sempozyumda konuşmacılara sorular yöneltildi.