Haber: Özgür Recep Kocaoğlu
Fotoğraf: Zehra Nur Altun
Editör: Zehra Nur Altun
İstanbul – İÜ Haber Merkezi
Eşref Şefik’in “Alo alo muhterem samiin.” anonsuyla Sirkeci’deki Büyük Postane’de 6 Mayıs 1927’de yayına başlayan Türk radyosu bu yıl 98.yaşını kutluyor. 24 Radyo Yayın Koordinatörü Özgür Kani Türk radyosunun dününü, bugününü ve yarınını İletim gazetesine anlattı.
Türkiye radyoyla ilk kez, Eşref Şefik’in 6 Mayıs 1927’de Sirkeci’de bulunan Büyük Postane’de yapılan “Alo alo muhterem samiin. Burası İstanbul telsiz telefonu.” anonsu vesilesiyle tanışmıştı. O günden bugüne tam 98 yıl geçti. Türk radyosunun 98.yaşına özel 24 Radyo Yayın Koordinatörü Özgür Kani Türk radyoculuğunun tarihi, DAB+ teknolojisi, radyodaki müzik ve haber unsurları ile kendi kariyer gelişimi hakkında konuştu.
Eşref Şefik ile Başlayan Yolculuk
24 Radyo Yayın Koordinatörü Özgür Kani, Eşref Şefik’in Türk radyosunun ilk anonsunu yapmasının önemini “Radyo; ilk anonsun yapıldığı o günden bugüne susmayan ses, bitmeyen bir nefes.” cümlesiyle özetledi.
Eşref Şefik ile başlayan radyo yolculuğunun bugün farklı noktalarda olduğunu ve halen o günkü kıymetini devam ettirdiğini vurgulayan Kani; ilk radyo anonsunu yapan Eşref Şefik hakkında, “Eşref Şefik de çok kıymetli bir isim.” dedi. Sözlerinin devamında Şefik’in kariyer hayatından kısaca bahseden Kani, Eşref Şefik’in boks maçlarını radyodan anlatmasıyla ün kazandığını söyledi. Eşref Şefik’in Galatasaray Lisesi ile İstanbul Lisesi’nde öğrenim gördüğünü ve Çanakkale Savaşı’na gönüllü olarak katıldığını anlatan Kani, “Böyle bir ismin radyoda ilk anonsu yapmış olması bizler için ayrıca kıymetli.” ifadelerini kullandı.
Radyoculuk Bitti Mi?

İnsanların hep sorduğu “Radyoculuk bitti mi? Radyoculuk nereye gidiyor?” sorularına açıklık getiren Kani, “Yeryüzünde ortaya çıkmış, kullanılmış, daha sonra da ortadan kaybolmuş bir kitle iletişim aracı yok. Telgraf bile bugün çok karşılaşmasak da hâlâ devam ediyor. Bundan dolayı radyonun da ortadan kalkması ya da radyonun tarihten silinmesi gibi bir durum yok.” şeklinde konuştu.
Radyonun çağa ayak uydurabilen ender kitle iletişim araçlarından olduğunu vurgulayan Kani, “Televizyon çıktığında da ‘Radyo bitti.’ dediler. Sonra uydudan yani televizyondan radyo dinlemeye başladılar. Ardından internet çıktığında da ‘Radyo bitti.’ dediler. İnternetten radyo dinlemeye başladılar ya da internet radyolarını dinlemeye başladılar. Yani radyo kendini yenileye yenileye geniş kitlelere ulaşmaya devam ediyor.” cümlelerini kullandı.
Son dönemde her işi kolaylaştırmasıyla daha da ünlenen yapay zekâ kullanımına ilişkin “Yapay zekâya karşı olunmalı, yapay zekâ işin içine girmemeli şeklinde bir düşüncem yok.” sözleriyle teknolojiyle inatlaşılmaması gerektiğini vurgulayan Kani, gerektiği noktalarda gerektiği kadarıyla yapay zekânın radyolarda da kullanılabileceğini ifade etti.
Türk Radyolarının Yeni Teknolojisi: DAB+ Teknolojisi
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun 13 Şubat Dünya Radyo Günü’nde açıkladığı DAB+ teknolojisinin özelliklerini Özgür Kani anlattı. Dünya geneline bakıldığında bu teknolojinin Türkiye’ye geç geldiğini ama Türk radyolarının bu teknolojiye ayak uyduracağını söyleyen Kani, “Hep korkulan ‘Dijitalleştikçe radyolara eski ilgi kalmayacak.’ noktasına karşı radyo kendini güncelleyip çağa ayak uydurmaya devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
DAB+ teknolojisiyle sesin CD kalitesinde aktarıldığını ve müzik kalitesinin güçleneceğini söyleyen Kani; USB, YouTube veya başka mecralardan açılan bir sesin DAB+ teknolojisindeki kadar kaliteli ses vermediğini belirtti. DAB+ teknolojisiyle hışırtı, yayının çekmemesi gibi problemlerin ortadan kalktığını aktaran Kani, şu anda bünyesinde çalıştığı TürkMedya radyolarının da DAB+ teknolojisini kullanarak yayın yaptığını ifade etti.
Güven Kapıları Açar
Radyonun en güvenilir kitle iletişim araçlarından biri olduğunu ifade eden Kani, “Güven en önemli anahtardır. Bu anahtarı hiçbir zaman kaybetmemeniz lazım ki size birçok kapıyı açmaya yardımcı olsun.” şeklinde konuştu.
“Bugün dezenformasyon hepimizin başına bela olan bir şey. Belki bireysel olarak başımıza gelmemiş olabilir ama bu yine de başımıza gelmeyeceği anlamına da gelmiyor.” sözleriyle dezenformasyonun son dönemdeki en büyük sorun olduğuna dikkat çeken Kani, radyoda yanlış bilgi duyma ihtimalinin çok az olduğunu söyledi.
Radyoların Olmazsa Olmazı: Müzik
“Bir şarkıyı radyoda duyuyorsanız o şarkı kesinlikle patlar.” cümlesiyle radyoların müzik piyasasına yön veren gücüne değinen Kani; dijital mecralar yaygınlaşmadan önce sanatçıların radyoyu dinleyici kazanmak amacıyla etkin kullandığını, “Sanatçılar CD’lerini radyolara getirip albüm çıkmadan önce biraz duyulsa diye radyolara çok albüm getirmiştir.” diyerek belirtti.
Son dönemlerde çıkarılan şarkıların süresinin kısalmasına ilişkin görüşlerini dile getiren Kani, şunları söyledi: “Zamanımız yok. Zamanımız olmadığı için ona göre şarkılar yapıyorlar. Bir de tabii ki sosyal medya gerçeği var. Eğer bir şarkı bir sosyal medya kullanıcısının hazırlamış olduğu videoya girebiliyorsa şarkı o zaman başarılı görülüyor.”
Kani, popüler kültürün dinleyici tercihlerini yönlendiren etkisine “Biz hemen bütün platformlarda farklı bir şarkıyı dinlesek bile o platform bizi popüler olan şarkı diğer şarkıya götürüyor. Reklamlar ve sponsorluk anlaşmaları o şarkıyı önünüze getiriyor. O sanatçıyı ya da o şarkıyı mutlaka duyuyorsunuz. Duyduktan sonra sürekli aynı şarkıyı duymaktan sıkılıyorsunuz. Sıkıldıktan sonra yeni bir ses duyduğunuzda da hemen ona koşuyorsunuz.” sözleriyle dikkat çekti.
Özgür Kani’nin Radyo Geçmişi

Radyodaki ilk deneyimini Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde okurken fakültesinin uygulama birimi olan Radyo Üniversite’de elde ettiğini ifade eden Kani, üniversitelerde radyo bulunmasını önemsediğini belirtti. “Bu gibi alanlarda imkân sunan tüm üniversiteleri ayakta alkışlıyorum.” diyen Kani, üniversite radyolarının öğrencileri cesaretlendirdiğini ve yanlış yapma imkânı sunarak; öğrencinin doğruya yönelmesini kolaylaştırdığını ifade etti. Kani, üniversitede okurken Erzurum’un yerel radyolarında da çalıştığını söyledi.
Üniversiteyi bitirdikten sonra İstanbul Valiliği bünyesindeki Radyo İstanbul Ajansı’nda çalışmaya başlayan Kani, bu radyoda İstanbul’un güzelliklerini anlatan programlar yaptıklarını “İstanbul’a dair ne varsa bunu radyoda anlatabilmek bize İstanbul’un ne kadar güzel ve ne kadar zengin bir şehir olduğunu göstermiş oldu.” sözleriyle aktardı.
Radyo İstanbul Ajansı sonrası İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bulunan trafik radyosuna geçen Kani, İstanbul trafiğine odaklanan yayınlar yaptığını anlattı. Kani, aynı dönemde İBB’nin sosyal tesisleri için de bir radyo kurduklarını söyledi. Kani, İBB Sosyal Tesisler Radyosu’nun şu an halen yayınlarına devam ettiğini ama İBB Trafik Radyosu’nun kapatıldığını ifade etti.
Radyo kariyerine Radyo Başakşehir’in kurulumunda yer alarak devam eden Kani, Radyo Başakşehir’in bir internet radyosu olduğunu söyledi. Radyo Başakşehir’de, yalnızca yayın yapılmadığını; aynı zamanda yeni medya alanında kendini geliştirmek isteyenler için çeşitli akademilerin de kurulduğunu aktardı.
Aralık 2023’ten beri 24 Radyo’da “Yayın Koordinatörü” olarak radyo kariyerine devam eden Kani, “Haberin Frekansı” mottosuyla yayınlarına devam eden 24 Radyo’nun 10 büyükşehirde yaklaşık 40 milyon nüfusa hitap ettiğini söyledi.
Dinleyiciler ile Etkileşim
Radyoların dinleyicisi ile etkileşiminin ve bağlılığının oldukça büyük olduğunu “Radyonun bağlılık anlamında delileri var.” cümlesiyle ifade eden Kani, konuya ilgili yaşadığı bir anıyı anlattı.
İBB Trafik Radyosu’nda çalıştığı dönemlerde yurt dışından bir okur mektubu aldığını anlatan Kani, “Letonya’dan bir dinleyici radyomuza mektup yolladı. Bizi dinlediğini, yayınlarda ‘İstanbul, Aksaray, trafik’ gibi kelimeler duyduğunu ifade etmiş. Eğer doğru ulaştıysa cevap gönderelim diye de 2 dolar bırakmış. Biz de cevap verdiğimiz bir mektup yazdık ve iki doları da içine koyduk. Gönderdiği dolar gerçekten iki dolardı ve şu an iki dolar artık tedavülden kaldırıldı. Sonra onun pişmanlığını yaşadık. Aslında bize bir iyilik yapmış, biz kaçırmış olduk.” diyerek yaşadığı anıyı paylaştı.
Haberin Frekansı 24 Radyo
Özgür Kani, yayın koordinatörü olduğu 24 Radyo hakkında da bilgiler paylaştı. 24 Radyo’nun diğer radyolardaki birer dakikalık haber bültenlerinden ziyade 24 saat yayın yapan bir haber radyosu olduğuna değinen Kani, “Arkamızda 24 TV gibi önemli bir güç var ve biz bu gücü ses olarak dinleyiciye ulaştırıyoruz.” dedi.