Aylin AY
Fotoğraf: Hamza AKTAY
Son filmi Rüya’nın karakterlerini, yeni çıkan kitabı Rüyet’in dünyasında yeniden konumlandıran usta yönetmen ve yazar Derviş Zaim, 2 Mayıs’ta İletişim Fakültesi Konferans Salonuna konuk oldu. Öğrencilerle buluşan Zaim, söyleşide Edebiyat ve Sinema üzerine konuşma gerçekleştirdi.
Zaim, film karakterine roman yazılmasının bir ilk olduğuna dikkat çekerken, romanın hem doğu hem de batı kaynaklarına dayandığını belirtti.
Doğu ve Batı Sentezi
Bu ülkede ürün veren birinin başka ülkelerden farklı olarak doğuyu ve batıyı bir arada barındırması gerektiğini söyleyen Zaim, ”Mesnevi formu ile batılı romanı birleştirmek bu romanda benim çıkış noktam oldu. Doğu ve batı karşıtlığı da romanımın önemli damarlarından biri. Fakat ben bu durumu bir trajedi olarak değil de bir birliktelik olarak ele aldım. Çünkü bu karşıtlığı trajedi yada ironi olarak ele alırsak aşamayız” dedi.
Sürükleyici ve Derin Bir Yapıt
Zaim, “Kitabımın kolay okunmasını ve sürükleyici olmasını hedefledim. Kolay okunabilirken kitlelere seslenmesini aynı zamanda derinliği olmasını istedim. Bazen şartlar el vermeyebilir ama bu tür kitapların yapılması güzel olur. Romanın açık bir yapıt olması okura açık olmak demektir. Ve açık yapıt yapmak da yazarın makine ayarları, koku alması ve yazımıyla bağlantılıdır” dedi.
Her Okuyucunun Farklı Dünyası Vardır
Kitapların okuyucular tarafından farklı yorumlanmasının olumlu olduğunu söyleyen Zaim, “Romanları okur merkezli yazar olarak yazmak bana doğru olan geliyor. Kitabı birkaç kişi farklı yorumlayabilir. Fakat ben bu farklı düşünceleri düzeltmem. Bu farklı görüşler romanın enerjisini belli eder” şeklinde konuştu. Kitabında kadın karakterine önem verdiğini anlatan Zaim, “Beyaz yakalı kadınları pek göremedik biz romanlarda. Hep aciz olarak ele aldık kadınlarımızı. Ben bu romanımda güçlü bir kadın karakteri gösterdim. Hatta karakter eski bir meseleye dair metin buluyor ve olayı anlamamızı sağlıyor” dedi.
Derinlerden Beliren Spinoza
Zaim, ülkemizde edebiyatla felsefenin bir arada yapıldığına dikkat çekti. Zaim, “Spinoza benim etkilediğim filozoftur. Çünkü Karl Marx ya da başka birinin söylediği kavramaların altını deştiğimde hep Spinoza ile karşılaştım. Ve daha sonra bu adam ne yapıyor diye okumaya başladım. Zaman içinde de fark ettim ki Spinoza bir sünger gibi her şeyi içine çekiyor. Düşünceleri her zamana ve duruma uygulanabiliyor” sözlerini söyledi.
Söyleşi sonunda Derviş Zaim’e plaket taktim edildi ve ardından Zaim’in katılımcıların kitaplarını imzalamasıyla etkilinlik sona erdi.