Haber: Ceren Özden
İstanbul Üniversitesi Haber Merkezi
Depremin üçüncü günü, ihtiyaç duyulan yerlerden birisi olan Hatay Kırıkhan’a gönüllü olarak giden ve farklı noktalarda da görevler alan bir sağlık çalışanı, depremlerin ardından yaşadıklarını İstanbul Üniversitesi Haber Merkezi’ne anlattı.
Kahramanmaraş depremleriyle birlikte ortaya çıkan en önemli konulardan birisi de bölgede gerçekleştirilen sağlık çalışmaları oldu. Bölgedeki durum hakkında bilgi veren sağlık çalışanı, bölgeye ilaç ve medikal malzeme desteği sağlama amacıyla gittiğini belirterek, “Ben sağlık alanında çalıştığım için ihtiyaç olduğunu düşünerek gittim. Ancak gittiğimde birçok yerde demonte eczaneler, sahra hastaneleri kurulmuş, depremzedelere müdahaleler yapılıyordu. Sağlık anlamında bir sorun veya aksama yoktu” ifadelerini kullandı.
Depremzedelere sadece doktorların değil Acil Tıp Teknikerleri (ATT) ve Eczane Teknikerlerinin de ilk müdahalelerde bulunduğundan söz eden sağlık çalışanı “Herkes gerçekten büyük bir özveriyle çalışıyor. Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden de 80-120 doktorun ve sonrasında ilave personelin gittiğini biliyorum. Türkiye’nin her yerinden doktorlar, sağlık çalışanları geldi. Depremzedelere herkes elinden gelenin bir fazlasını yaptı” şeklinde konuştu.
Depremzedeleri, hafif sıyrıklarla veya sağlıklı şekilde depremden kurtulanlar ve enkaz altından çıkartılanlar olarak iki gruba ayırıp müdahale ettiklerini kaydeden sağlık çalışanı “İlk gruptaki insanlar, genellikle önceliğin enkaz altından çıkanlara verilmesini istiyorlar. Binlerce insanın aynı anda geldiğini düşünün, biz düşündüğünüzü yaşadık” ifadelerini kullandı.
“İlk müdahale enkazın altında yapılıyor”
Enkazın altında kalan kişilere, ilk müdahalenin bulundukları yerde yapıldığını aktaran sağlık çalışanı şunları söyledi: “Kızılay, AFAD, TSK ve diğer arama kurtarma ekiplerinin doktorları var. Enkazın altında kalan kişinin yanı çıkartılmadan önce temizlenir. ATT, bu kişinin yanına girer. Durumunu bizlere bildirir. Durumu ağırsa yanına doktor girer ve ilk müdahale enkazın altında yapılır. Doktorlar damar yolunu açar, oksijen desteği verir. Kısaca ilk önce ne yapılması gerekiyorsa enkazın altında yapılır. Çıkartıldıktan sonra ambulansla hastaneye sevki gerçekleştirilir.”
“Türk Eczacılar Birliği bölgede, ilaç sıkıntısı yok”
Türk Eczacılar Birliği’nin (TEB) bölgede ihtiyacı olan herkese ilaç desteği sağladığından bahseden sağlık çalışanı, tüm Türkiye’den ilaç ve medikal malzeme desteğinin geldiğini belirterek, dünyada ilaç sıkıntısı olmasına rağmen kendilerinin böyle bir sıkıntı yaşamadıklarını dile getirdi.
“İnsanlar yaşadıkları afeti kabullendi”
Afet bölgesinde birden fazla yerde çalıştığını belirten sağlık çalışanı, yerel halkın havadaki ağır kokuya alışmış olduğunu, enkazın altından çıkartılan yakınlarını defnedip geldiklerini ancak yetişkinler durumun farkında olsa da çocukların korktuğunu söyleyerek, “Enkaz altından çocukları çıkartırken çevredeki insanların dikkatli davranması gerekiyor. Tekbir getiriyorlar ancak bunu yüksek sesle yapmakla kısık sesle yapmak arasında fark vardır. Haliyle çocuklar korkuyor” dedi.
“İlk gördüğümde buraya birden fazla atom bombası düşmüş dedim”
Sakarya ve Gölcük depremlerini yaşamış birisi olarak Kahramanmaraş depremlerinin çok farklı bir durum yarattığını kaydeden sağlık çalışanı, “İlk gittiğimde her yer dümdüz olmuştu. Buna Allah’ın gazabı diyenler oluyor, HAARP (Yüksek Frekanslı Etkin Güneşsel Araştırma Programı) yaptı diyenler oluyor. Bense buraya birden fazla atom bombası düşmüş dedim. Çok korkunçtu. İnşallah tekrardan böyle bir afet yaşamayız” diyerek sözlerini noktaladı.