Haber: Özgür Recep Kocaoğlu
Fotoğraf/Söyleşi: Elif Köysüren, Sena Sandıkçı, Serranur Şener
Editör: Hatice Beyza Çakmak
İstanbul – (İÜ Haber Ajansı)
İstanbul Üniversitesi Müze ve Kültür Miraslarının Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (MÜZEYUM) ve Kadıköy Bostancı Halk Eğitimi Merkezi iş birliğinde hazırlanan “Nakışlarla İlmek İlmek Zeugma” sergisi İstanbul Üniversitesi II.Bayezid Türk Hamamı Kültürü Müzesi’nde sergilenmeye başladı.
Sergide Kadıköy Bostancı Halk Eğitim Merkezi kursiyerlerinin Gaziantep Zeugma Müzesi’ndeki parçaları nakışla işleyerek hazırladığı eserler yer aldı. Açılışı 24 Ekim’de yapılan sergide; Bereket Tanrısı Demeter ve Çingene Kızı gibi Zeugma Müzesi’nin meşhur parçaları nakış işlemesi olarak sanatseverlere sunuldu.
Ankara TUSAŞ’ta yaşanan terör saldırısında kaybettiğimiz şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından sergi açılışı gerçekleşti. Sergi açılış programının sunumunu Kadıköy Bostancı Halk Eğitim Merkezi’nin tiyatro eğitmeni Eren Genç üstlendi.
II.Bayezid Türk Hamamı Kültürü Müzesi Müdürü Yazgülü Turan, müzenin 2015’ten beri ücretsiz olarak halkın hizmetinde olduğunu söyledi. Müzenin hamam sergileri değil başka sergilerde de ev sahipliği yaptığını hatırlatarak sergide emeği geçen kursiyerlere, eğitmenlere ve yetkililere teşekkür etti.
Kadıköy Bostancı Halk Eğitim Merkezi Müdürü Hülya Narsap, kurumunun yetişkin eğitiminde hem İstanbul’un hem Kadıköy’ün en köklü kurumlarından biri olduğunu belirterek sergi hakkında şunları söyledi:
“Kursiyerlerimiz Gaziantep’e geziye gittiler. Gaziantep’te de Zeugma Müzesi’ni ziyaret ettiler. Zeugma Müzesi sanatçılar, sanat tarihçileri, arkeologlar, tarih ve kültür meraklıları için örnek oluşturabilecek dünyanın en büyük mozaik müzelerinden biri. Türkiye’de ilk kez bu tarzda ele alınan bir sergi yapılıyor. Emeği geçen nakış öğretmenimiz Zekiye Ensari’yi ve serginin oluşumu için bu güzel eserleri ilmek ilmek işleyen tüm kursiyerlerimi yürekten kutluyorum.”
Hülya Narsap İletim gazetesine de konuştu. Serginin Gaziantep Zeugma Müzesi’nde de sergileneceğinin müjdesini veren Narsap, “İstanbul’dan sonra sergimizi inşallah Gaziantep’e taşıyacağız. Şu anda görüşme hâlindeyiz. Ayrıca başka şehirlere taşımayı da istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“Kapıdan girer girmez tarihi mekânın büyüleyici havası hepimizi etkiliyor. Eminim ki sergi kurdelesini kestikten ve perde açıldıktan sonra da bizi etkileyecek çok hikâye var. Böylesine kıymetli bir çalışmayı böylesine kıymetli bir müzede sunmak çok anlamlı olmuş.” diyerek sözlerine başlayan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Doç. Dr. Murat Mücahit Yentür, Ankara’daki terör saldırısına ilişkin “Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Geleceğimiz bilimle, sanatla, insanlıkla, merhametle, şefkatle, vicdanla buluştuğu zaman güvende kalacak.” dedi.
İstanbul Milli Eğitimden Sorumlu Vali Yardımcısı Mustafa Kaya konuşmasına Ankara’daki saldırıyı hatırlatarak “Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bunun üstesinden de ancak çok çalışmayla ve çok üretmeye ile gelebiliriz. Bu noktada hepimize çok görev düşüyor” sözlerinden sonra “Bu coğrafya binlerce yıldır birçok uygarlığa ev sahipliği yapan bir coğrafya ve biz de bu coğrafya üzerinde yaşadığımız için milyonlarca tarihi yapıya sahip bir milletiz. Kursiyerler bu sergiyle birlikte tarihi mekanlarımızı ve el sanatları kültürümüzü birleştirerek son derece anlamlı bir sergi ortaya çıkarmışlar.” ifadelerini kullandı.
Sergi küratörü ve nakış eğitmeni Zekiye Ensari, İletim gazetesi için şunları söyledi:
“Önceden yine bu müzede Osmanlı kalyonlar sergisini düzenlemiştim. Yine burada olmaktan mutluyum. Kursiyerlerimle Zeugma Müzesi’ne gittiğimde çok etkilendik. ‘Yapar mıyız, yapamaz mıyız?’ derken projelerimizi hazırladık, çalışmalarımızı tamamladık ve şimdi sanatseverler ile bu sergide buluşuyoruz.” açıklamasında bulundu.
Sergide eserleri yer alan kursiyerlerden Asuman Kırıcı ve Canan Gürtan parçalarının yapım sürecini anlattı. Asuman Kırıcı eserinin tel kırma işlemi ile yapıldığını belirterek, “Bu eseri hazırlarken figürümün kadın olması beni çok cezbetti. Tanrıçaların güçlü duruşunu görür görmez ‘Ben bunu işlemeliyim.’ dedim. Tam tamına 1 yılda, her teli kırarak bu eseri tamamladım.” eserinin hayata geçiş aşamasını anlattı. Canan Gürtan ise “Motife ilk baktığımda gözlerine vuruldum. Çingene Kızı motifini seçmemin sebebi motifteki kadın figürünün içimde tuttuğunu koparan ve her türlü şeyi başarabilecek bir Türk kadını hissi uyandırması.” dedi.
Nakışlarla İlmek İlmek Zeugma sergisi açılış programı plaket ve hediye takdimiyle son buldu. Sergi 20 Aralık’a kadar ziyaretçi ağırlamaya devam edecek.
