Söyleşi: Zeynep Yüksel
‘Çok Güzel Hareketler 2’ programıyla tanınan Hamza Yazıcı şimdilerde rol aldığı ‘Camdaki Kız’ dizisindeki ‘Tako’ karakterine hayat veriyor. Yazıcı’yla hayatı ve oyunculuk kariyeri hakkında konuştuk.
Zeynep Yüksel: Canlandırmaktan en çok keyif aldığınız karakter hangisiydi?
Hamza Yazıcı: Çok Güzel Hareketler 2’de canlandırdığım ‘Dilli Bebek’ karakterinden çok keyif almıştım. Konuşan bir bebeği canlandırmak benim için çok eğlenceliydi.
Zeynep Yüksel: Bu karakterler arasında kendinizle özdeşleştirdiğiniz bir karakter var mı? Varsa hangisi?
Hamza Yazıcı: ‘Mahalle Kadısı’ skecindeki ‘Seko’ karakterini oynarken hiç zorlanmadım. 25 yıl Zeytinburnu’nda oturduğum için ‘Seko’ karakteri bana hiç yabancı gelmedi (gülüyor). ‘Seko’ karakteri ‘mahalleli’ bir karakter olduğu için kendimden de bir şeyler bulmuştum bu yüzden kısmen ‘Seko’ diyebilirim.
Zeynep Yüksel: Oyunculuk kariyerinizde ‘dönüm noktam’ diyebileceğiniz bir olay var mı?
Hamza Yazıcı: Kolonya Cumhuriyeti filminin çekimlerindeydim. Çekimler Yılmaz Erdoğan’ın çiftliğinde oluyordu ve ben de henüz Yılmaz Erdoğan’ı tanımıyordum. Set bitimi akşam yemeğinde pek kimseyi tanımadığım için tabağımı alıp bir köşeye geçmiştim. Çağlar abi yanıma geldi (Çağlar Çorumlu) ‘Neden tek başına yemek yiyorsun, gel bizimle beraber ye.’ dedi. Ben de yanlarına oturdum. Tam karşımdaki sandalyeye biraz sonra Yılmaz Erdoğan oturdu. Aslında burada başladı her şey, ‘Çok Güzel Hareketler 2’nin başlayacağını burada öğrendim ve böyle gelişti.
Zeynep Yüksel: Hayattaki sloganınız nedir?
Hamza Yazıcı: Kimse kimsenin hayatını zorlaştırmamalı. Hayattaki sloganım olarak bu cümleyi söyleyebilirim.
Zeynep Yüksel: Kamera önünde olmanın sizin için zorlukları nelerdir?
Hamza Yazıcı: Tiyatro hata yapmaya müsait bir ortam, hatayı telafi edebilirsiniz. İnsan gözü birçok şeyi kaçırabilir ama kamera hiçbir saniyeyi kaçırmaz. Kamera önünde daha dikkatli olmak gerekiyor.
Zeynep Yüksel: Tiyatroda sahne almak ve dizi/filmde sahne almanın farklılıkları nelerdir? Bu iki ortamı nasıl yorumlarsınız? Siz tercih edecek olsanız hangisini seçersiniz?
Hamza Yazıcı: Tiyatroda kimse size ‘kayıt’ veya ‘kestik’ demiyor ,her şey sizin kontrolünüzde bu yüzden çok daha eğlenceli ve riskli. Belki de çok daha eğlenceli kılan riskli olmasıdır. Kamera arkası daha durağan ve düşünerek geçen bir ortam. Tercih etmek zorunda olsam tiyatroyu seçerdim ama kamera arkasını da sevmiyor değilim kamera arkasının da kendine göre güzellikleri var.
Zeynep Yüksel: Bu zamana kadar hep komedi türünde yapımlarda yer aldınız. Şu anda oynadığınız dram türündeki Camdaki Kız dizisinde oynamak sizi zorladı mı? Zorladıysa hangi konularda zorlandınız?
Hamza Yazıcı: Zaten drama türü bir yapım da oynamak istediğim bir şeydi. Kendimi dramada da kanıtlamak istiyordum. Ben oyuncuyum, komedyen değilim. Oyuncu dediğin komedi de dram da aksiyon da gerilim de oynar. Dramanın zorluğundan bahsedersem ; daha durağan bir enerji gerektiriyor. Ama dram mı komedi mi diye sorarsanız komediyi tercih ederim çünkü oyuncu dediğimiz, duyguları içselleştiriyor. Oynarken duyguları hissetmeye çalışırız. Üzüntüyü hissetmek ne kadar üzücüyse,
komik olanı hissetmek de bir o kadar eğlenceli. Ben komik olanı hissetmek isterim, Camdaki Kız işindeyken bunu fark ettim.
Zeynep Yüksel: Sizce bir oyuncu nasıl olmalı?
Hamza Yazıcı: İşimiz gereği hayatı taklit ediyoruz bu yüzden hep hayatın içinde kalmalıyız. Bu yüzden bir oyuncu bence birçok konuda bilgi sahibi olmalı.
Zeynep Yüksel: Sizin gibi çocukluk hayali oyunculuk olan insanlara ne tavsiye etmek istersiniz?
Hamza Yazıcı: Hiç vazgeçmesinler, eğer bırakırlarsa o zaman kaybederler. Ben 12 yıl boyunca karşılıksız bir şekilde bu işi yaptım ‘ Çok Güzel Hareketler Bunlar 2’ ile para kazanmaya başladım. Para kazanmıyorken de mutluydum çünkü, sevdiğim işi sevdiğim şekilde yapıyordum. Bence herkes
sevdiği işi yapmalı yoksa öbür türlüsü eziyet olur. Bir şekilde para kazanabilirsin ama zamanını kazanamazsın, zaman yavaş yavaş kaybettiğimiz bir şeydir bu yüzden bunu iyi değerlendirmeli ve
sevdiğimiz işi yapmalıyız.
Zeynep Yüksel: Oyuncu olmasaydınız hangi mesleği yapmak isterdiniz?
Hamza Yazıcı: 12 yıl para kazanmadan çalıştığım dönemde çok zor durumda kaldığım oldu. 3 ay kadar bilgisayar başı bir işte çalıştım sonra çıktım. İşi yapamadığım için değil çok sıkılıyordum,durağanlık bana göre değil. Bilgisayar oyunu oynayarak para kazanılıyor olsaydı kesinlikle o tarz
bir iş yapmak isterdim. Örneğin e-sporcu olmak isterdim.
Zeynep Yüksel: Ekran önünde olmadığınız zamanlarda neler yaparsınız?
Hamza Yazıcı: Evde vakit geçirmeyi çok seviyorum. Bilgisayar oyunları oynuyorum. Sevdiğim insanlarla vakit geçiriyorum. Yılmaz Erdoğan’la çalıştığım sürede Yılmaz Erdoğan bize tabiri caizse kalem tutmayı
öğretti. Onun öğrettikleri kadarıyla dijital platform için dizi senaryosu yazmaya çalışıyorum. Kendimi geliştirmeye karar verdim ve ehliyet kursuna yazıldım (gülüyor).