Perşembe, Kasım 13, 2025
İletim
  • Anasayfa
  • Eğitim
    • İstanbul Üniversitesi
    • İÜ İletişim Fakültesi
    • Hocalarımızın Kaleminden
  • Bilim
  • Sağlık
  • Kültür-Sanat
  • Yaşam
  • Spor
  • Teknoloji
  • Foto Galeri
  • Giriş
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
İletim
Anasayfa Köşe Yazıları

İletişimsel Eylem Kuramı Üzerine Habermas Dersleri

Emine Yavaşgel Tarafından Emine Yavaşgel
15 Mart 2021
içinde Köşe Yazıları, Yaşam
0
İletişimsel Eylem Kuramı Üzerine Habermas Dersleri
0
PAYLAŞIM
2k
GÖRÜNÜM
Share on FacebookShare on Twitter

Prof. Dr. Emine YAVAŞGEL

Jürgen Habermas’ın temel tezlerini sunduğu yapıtı İletişimsel Eylem Kuramı’dır. Ancak bu çalışmasından önce de Teori ve Pratik (1963), İdeoloji Olarak Bilim ve Teknik (1968), Bilgi ve Çıkar (1968), Akıl ve Meşruluk (1973)ve Tarihi Materyalizmin Yeniden Yapılanması (1976)gibi başlıklar taşıyan yapıtlar ortaya koymuştur. Ana yapıtından önceki, tüm bu sayılan çalışmalarını düşünür ‘genel kuramı’na hazırlık şeklinde değerlendirmiş, hatta hepsini ‘prolegomen’ (uzun giriş) olarak nitelendirmiştir.

Bu çalışmaların her biri ayrı ayrı incelendiğinde hepsinde felsefenin genel sorularının hakim olduğu gözlenmektedir: Gerçek nedir ve ‘teori’ adı altında gerçek arayışı nasıl başlamıştır? Bilgilerimizle davranışlarımız ve çıkarlarımız arasında ne gibi ilişkiler vardır? Gerçekleri bulmamızın en önemli aracı sayılan ‘bilim’ türdeş ve tekil bir yapıda mıdır, yoksa farklı ‘çıkar’lara dayanan, farklı nitelikte ‘bilim dalları’ndan söz etmek durumunda mıyız? Habermas bu gibi soruları başlangıçta sosyolojik bir analizden hareket ederek sorgulamış, ancak daha sonra Kant’la başlayan Hegel’le kapandığı ileri sürülen, buna karşın Husserl ve dil felsefesiyle yeniden gündeme gelen bilgi kuramı’nı tartışma konusu yaparak sorgulamalarına devam etmiştir.

İlgili Haberler

16. TRT Uluslararası Belgesel Ödülleri Başlıyor

16. TRT Uluslararası Belgesel Ödülleri Başlıyor

13 Kasım 2025
Radyo Televizyon Sinema Bölüm Başkanları ve Radyo Televizyon Eğitimin Geleceği ve Sektör İş Birlikleri Çalıştayı Düzenlendi.

Radyo Televizyon Sinema Bölüm Başkanları ve Radyo Televizyon Eğitimin Geleceği ve Sektör İş Birlikleri Çalıştayı Düzenlendi.

5 Kasım 2025

 J.Habermas bir ‘yapı-kurum’ ya da ‘yeniden-yapılandırma’ (Rekonstruktion)[1] düşünürüdür. Düşünce hayatı değişik teorik yöntem ve yaklaşımların (yapısalcılık, pozitivizm, pragmatizm, dil felsefesi, psikanaliz vb.) eleştirisi ve yeniden yapılanmasına adanmıştır. Bunların yanı sıra, hayatı boyunca diyalog içerisinde bulunduğu Marksizmi de yeniden yapılanacak sistemler arasında görmüştür. Özellikle tarihi materyalizmi bazı kavram ve temel varsayımlar olarak ele almış ve bunları eleştiri süzgecinden geçirdikten sonra yeniden yapılandırmıştır. Bu yeniden yapılandırma çalışmalarında Marksizmin temel önkabulleri arasında sayılan emek-değer, artı-değer ve sınıf kavramlarına yer vermemiş olmakla eleştirilmiştir. Habermas’ın yapmaya çalıştığı ise arka planı insanlığın kökenlerine kadar uzanan farklı bir tarihi maddeci yapı ortaya koymaktır.

Toplumsal uzlaşmanın ve toplumsal ahengin düşünürü olarak tanınan Habermas’ın temel sorunu, sınıfsal çelişkileri tamamen ortadan kaldıramamış olsa bile, iktisadi krizleri kontrol altına alarak sınıfsal çatışmaların derinleşmesini önleyebilen ileri kapitalist toplumlarda daha fazla özgürlük ve daha fazla demokrasi (radikal demokrasi) arayışı olmuştur.

Bu amaçla, yapı-kurum (Rekonstruktion) amaçlı bir araştırma perspektifinden ilerlerken ortaya attığı yaşam dünyası kavramı’nı da düşünür iletişimsel edimleri tamamlayan ve ortak öznellik içinde harekete geçirilen dil ve kültür alanı olarak betimlemiştir. Habermas için, dil ve kültür bizzat yaşam dünyası için kurucu ögelerdir.

Habermas toplum kuramını, bir başka ifadeyle çağcıl demokrasi kuramını felsefe ile toplum bilimlerinin işbirliği üzerine inşa etmiş, Marx, Weber, Piaget, Durkheim, Mead, Parsons ve Austin kuramının temel referanslarını oluşturmuştur. Çağcıl demokraside söz konusu olması gereken, öncelikle tümüyle öznelmiş gibi ve dolayısıyla da bütünleşmeye karşıymış gibi görülen farklı görüşler ya da konumlar arasındaki birlikte varoluşu ve iletişimi kurmaktır. Bu doğrultuda Habermas’ın çağcıl demokrasiye verdiği önem çok büyük olmuş, Piaget’den hareketle “çağcıl toplum kendisini, nesnel, toplumsal ve öznel olanın giderek artan ayrışımıyla tanımlayamaz mı?” diye sorgulamadan kendini alıkoyamamıştır.

Habermas için bugün gelinen noktada bir toplum kuramının temel sorunu, iletişimsel aklın egemen olduğu yaşam dünyası ile araçsal aklın egemen olduğu para (pazar ekonomisi) ve iktidar (devlet ve bürokrasi) alt-sistemlerinin nasıl ayrıştıklarını ve nasıl buluşabileceklerini bilme sorunudur. İşte, iletişimsel eylem kuramını bu ayrışmanın nasıl oluştuğu ve nasıl giderilebileceği üzerinde yürüttüğü tartışmalardan hareketle geliştirmiştir. O’na göre, her toplum kuramı için temel sorun “biri sistem öbürü de yaşam dünyasına ait iki kavramsal stratejinin tatmin edici biçimde nasıl birleşebileceklerini bilmektir.”[2] Habermas’ın toplumlar tarihi evrimleri içerisinde nasıl oldu da bir yanda yaşam dünyası diğer yanda da para ve iktidar aracılarına göre düzenlenmiş alt-sistemler olarak iki kısma bölündüler sorusundaki temel amacının, Marx’ın altyapı-üstyapı ayrımına daha farklı bir almaşık oluşturmak olduğu görülmektedir.

Habermas’ın kuramında yaşam dünyası bilişsel, normatif ve estetik davranışların birlikte cereyan ettiği kültür alanıdır, bu yapısıyla yaşam dünyası bir özgürlük alanını da oluşturmaktadır aynı zamanda. Öyle ki, araçsal aklın egemen olduğu ekonomi ve devlet alt-sistemlerinin karşısında bu alan, iletişimsel aklın ağır bastığı ve bireyin insan ve vatandaş olarak iki farklı statüde hareket edebildiği bir alandır. Dolayısıyla, Habermas yaşam dünyasının kurumsal düzenini de “özel alan ve kamusal alan olmak üzere iki bölüm şeklinde düşünüyor. Özel alan, sosyolojik planda çekirdek aileye, komşuluk ilişkilerine ve özgür derneklere (günümüzde STK denilen örgütlere); kamusal alan ise iletişim araçları örgüsüne (medya dünyasına) ve kamuoyuna dayanıyor.”[3]

Toplum her tür merkezi birlik ilkesini yitirmemiş midir? Aslında karşılıklı anlaşma deyimi, bir anlamda, toplumsallık kuramı olan iletişim kuramına çağrıda bulunmaz mı? Habermas, sürekli, öteki’ni dinlemeden ve kabul etmeden, evrensel değer taşıyan bir şeyi araştırmadan demokrasinin olamayacağını söyler. Bir parlamentoda, mahkeme önünde ya da medyada demokratik karar alınması, her şeyden önce, karşı taraftakinin konumuna belli bir gerçeklilik tanınmasını varsayar.

Bu da Habermas’ı hem Parsons’tan hem de Durkheim’dan aldığı şu klasik sava götürür: Aktöresel ve toplumsal yargılar, kültürel değerleri, toplumsal kuralları ve toplumsallaşma mekanizmalarını koruma ve yeniden üretme araçlarıdır.[4] Bu bakımdan Habermas, temel kuramını ortaya koyduğu yapıtının sonunda Frankfurt Okulu’nun tezlerini özetleyerek çağdaş toplum bilimleri eleştirisine yönelmiştir. Eleştirel bir toplum kuramının normatif temellerini açığa çıkaran İletişimsel Eylem Kuramı Habermas’a göre, Frankfurt Okulu’nun 1940 başlarına kadar süren ilk döneminin mirasçısıdır.


[1] Habermas’ın ifadesiyle Rekonstruktion (yeniden-yapılama ya da  yapı-kurum) bir teoriyi parçalarına ayırmak, sonra da teorinin hedefine daha iyi ulaşmasını sağlamak amacıyla bu parçaları yeniden birleştirmektir. Bkz., J. Habermas, Après Marx, Paris, Fayard, 1985, s.26.

[2] Jürgen Habermas, İletişimsel Eylem Kuramı, İstanbul, Kabalcı Yay., 2001, s.167.

[3] Yves Cusset, Habermas, L’espoir de la Discussion, Paris, Michalon, 2001, s.50.

[4] Aynı zamanda toplum kuramının kuruluş sorunları için bkz., J. Habermas, a.g.y., ss.637-748.

Etiket: emine yavaşgelhabermasiletişimsel eylem kuramı
Önceki Gönderi

Ve Ben Slacker Gezegeninde Keyifle Kayboldum: Richard Linklater, Slacker Filmi Üzerine Bir Deneme

Sonraki Gönderi

Doç. Dr. Hatun Boztepe Taşkıran Editörlüğünde Dijital Aktivizm Konusuyla İlgilenenler İçin Temel Bir Eser: “Dijital Aktivizm Üzerine”

Sonraki Gönderi
Doç. Dr. Hatun Boztepe Taşkıran Editörlüğünde Dijital Aktivizm Konusuyla İlgilenenler İçin Temel Bir Eser: “Dijital Aktivizm Üzerine”

Doç. Dr. Hatun Boztepe Taşkıran Editörlüğünde Dijital Aktivizm Konusuyla İlgilenenler İçin Temel Bir Eser: “Dijital Aktivizm Üzerine”

HABER KATEGORİLERİ

  • Bilim
  • Eğitim
  • English
  • Foto Galeri
  • Genel
  • İletim
  • İstanbul
  • İstanbul Üniversitesi
  • İÜ İletişim Fakültesi
  • İÜWEBTV
  • Köşe Yazıları
  • Kültür-Sanat
  • Manset Haber
  • Manset Yani
  • Sağlık
  • Spor
  • Teknoloji
  • Yaşam

ÖNE ÇIKAN KONULAR

Atatürk basketbol berk balcı bilim deprem ece özdemir ekonomi erasmus film futbol iletim iletim gazetesi iletişim iletişim fakültesi atölyeleri istanbul istanbul üniversitesi istanbul üniversitesi iletişim fakültesi iü iü iletişim fakültesi iüwebtv kültür sanat medya melek öztürk mesut aytekin mezuniyet Nazlı Aygen prof. dr. ergün yolcu Prof. Dr. Mahmut Ak psikoloji radyo iletişim sanat sağlık sena sandıkçı sergi sevgi şahin sinema siyasal bilgiler fakültesi sosyal medya spor teknoloji TRT trt geleceğin iletişimcileri yarışması ömer iğrek özgür recep kocaoğlu İletişim Fakültesi

Son Haberler

  • 16. TRT Uluslararası Belgesel Ödülleri Başlıyor
  • Radyo Televizyon Sinema Bölüm Başkanları ve Radyo Televizyon Eğitimin Geleceği ve Sektör İş Birlikleri Çalıştayı Düzenlendi.
  • Üç Ayaklı Kedinin İzinde: 18. İstanbul Bienali

Kategoriler

  • Bilim
  • Eğitim
  • English
  • Foto Galeri
  • Genel
  • İletim
  • İstanbul
  • İstanbul Üniversitesi
  • İÜ İletişim Fakültesi
  • İÜWEBTV
  • Köşe Yazıları
  • Kültür-Sanat
  • Manset Haber
  • Manset Yani
  • Sağlık
  • Spor
  • Teknoloji
  • Yaşam
  • İletim Arşiv
  • Künye
  • İletişim

İstanbul Üniversitesi İletşim Fakültesi İletim Gazetesi / © 2022

Tekrar Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapınız

Şifreni mi unuttun?

Lütfen Şifrenizi Alınız

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz.

Giriş Yapmak
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle

İstanbul Üniversitesi İletşim Fakültesi İletim Gazetesi / © 2022