Haber: Ömer İğrek
Fotoğraf: Nazlı Aygen
Editör: Sena Sandıkçı
İstanbul, (İÜ Haber Merkezi) – Perspektif 2053 Darülfünun Söyleşileri kapsamında Türk müziğinin bin yılı aşkın tarihsel serüveni örnekler ve canlı icralar eşliğinde ele alındı.

İstanbul Üniversitesi Osmanlı Dönemi Müziği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Aylin Şengün Taşçı ile merkezin İcra Heyeti katılımıyla ‘Osmanlı Dönemi Türk Müziği Tarihi’ söyleşi gerçekleştirildi.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Merkez Kütüphanesi’nde 26 Aralık günü Darülfünun Söyleşileri kapsamında Osmanlı Dönemi Müziği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Aylin Şengün Taşçı ile merkezin İcra Heyeti’nin katılımı ile gerçekleşen etkinlikte, Türk müziğinin Orta Asya’dan Osmanlı sarayına uzanan gelişim süreci, bilimsel ve kültürel yönleriyle anlatıldı.
Etkinlikte Türk müziğinin tarihsel süreci akademik bir sunumla aktarılırken, anlatım canlı müzik icralarıyla desteklendi. Sunumda Türk müziğinin kökenlerinin Orta Asya’ya dayandığı, ilk Türk çalgılarından kopuzun müziğin sürekliliğini gösteren önemli bir unsur olduğu vurgulandı.
Türk müziğinin bilimsel temelleri kapsamında El-Kindi ve Farabi’nin çalışmaları ele alındı. Farabi’nin makamlar ile insan ruhu arasındaki ilişkilere dikkat çektiği, makamların duygu durumları üzerindeki etkilerinin tarihsel kaynaklarda yer aldığı ifade edildi.
Dini ve askeri musikinin tarihsel yeri
Programda Türk müziğinin dini ve askeri alanlardaki kullanımı da değerlendirildi. Mevlevilik geleneğinde müziğin önemli bir yere sahip olduğu, sema ayinleri ve farklı makamlarda okunan ezan örnekleri üzerinden aktarıldı. Osmanlı döneminde mehter müziğinin yalnızca askeri değil, kültürel bir unsur olarak da öne çıktığı belirtildi.

Etkinlikte ayrıca Abdülkadir Merâgî, Itrî, Dede Efendi ve Hacı Arif Bey gibi önemli bestekârların Türk müziğine katkılarına değinildi. İcra Heyeti tarafından da eserler seslendirildi.
Cumhuriyet döneminde Türk müziğinin yaşadığı yasaklar
Etkinliğin kapanış bölümünde, Türk müziğinin Cumhuriyet Dönemi’nde karşılaştığı zorluklara dikkat çekildi. Konuşmada, 1934–1936 yılları arasında Türk müziğinin radyolarda yasaklandığı, o dönemde tek yayın organı olan İstanbul Radyosu’nda Türk müziğine yer verilmediği hatırlatıldı. Ayrıca 1926–1976 yılları arasında Darülelhan’da Türk müziği eğitiminin yasaklanmış olmasının, kültürel hafıza açısından önemli bir kırılma noktası olduğu vurgulandı.
Bu sürecin, dönemin batılılaşma politikaları çerçevesinde değerlendirildiği belirtilirken, söz konusu yasaklardan iki yıl sonra geri adım atıldığı ifade edildi. Konuşmada, Türk müziğinin tarih boyunca çeşitli baskılarla karşı karşıya kaldığı ancak buna rağmen varlığını korumayı başardığına dikkat çekildi.

Programın sonunda, etkinliğin Türk müziğine yönelik ilgi ve farkındalığı artırılmasının amaçlandığı belirtilerek katılımcılara teşekkür edildi. İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemil Kaya’nın hediye takdimi ve hatıra fotoğraf çekimi ile program sona erdi.


