Prof. Dr. Murat İri
Chloe Zhao 1982’de Pekin/Çin’de doğdu. New York Üniversitesi’nde film yapımı okudu. Çıkış filmi Songs My Brothers Taught Me/Erkek Kardeşlerimin Öğrettiği Şarkılar (2015) ilk gösterimini Sundance Film Festivali’nde yaptı. İkinci uzun metraj filmi The Rider/Binici (2017) kayda değer övgüler ve adaylıklar aldı. 2020 yapımı Nomadland/Göçebeyurdu filmi ile ABD Kaliforniya merkezli uluslararası gazeteciler tarafından belirlenen Altın Küre ödüllerinin 78’incisinde drama dalında en iyi film ve yönetmen ödüllerini havaya kaldırdı. Böylece 1984’te Yentl (1983) filmi ile bir kadın olarak ilk Altın Küre ödülü alan Barbra Streisand’ın yanında kendine yer açtı.
En erken zamanlarından bu yana sinema hareket eden insanları mercek altına aldı. Sirk (1928) filminde Şarlo ya da “Five Easy Pieces-Beş Basit Parça” (Bob Rafelson/1970) filminde Jack Nicholson devamlı hareket halindeydi. Göçebeyurdu filmi de konu içinde yerini buldu. Film, iflas eden Birleşik Devletler Alçıtaşı fabrikasının sahip olduğu ama 2011’de kapanan sanayi kenti Empire (Nevada)’da başlar. Dul kadın Fern (Frances McDormand) adını Vanguard (Karavanmuhafızı) koyduğu beyaz karavanında önceki hayatından birkaç yadigar eşya ile uyur, yemek yapar, otoban üzerinde hayatını sürer. Fern, spor eşyaları satan mağazada tanıdık bir aileye rastladığında ailenin annesi, sanki kimse bunu uzun süre yapamazmış gibi Fern’e sorar “sen hala karavanda mısın?”. “Annem senin evsiz olduğunu söylüyor, bu doğru mu?” der ailenin kızı. Fern telaşsızca cevaplar, “ben sadece konutsuzum, aynı şey değil, di mi?”. Fern, Karavanmuhafızı ile bir karavan cemiyetine dahil olur -gezgin Amerikalıların vasıtaları ile ABD sınırları içinde oluşturdukları bir göçebe alt kültürüdür bu cemiyet.
Filmde, ABD’de Fern gibi bir kısım orta yaşlı ve yaşlı, alt-orta sınıf insanların 2008 yılında (ülkemizi teğet geçerek) dünyada vuku bulan kapitalist ekonomik durgunluk yüzünden yollara vurmaları anlatılır. Yerleşik olmak onlar için çok zor, çok pahalıdır. İşsizlik, biten evlilikler, daralan gayri menkul piyasası eşliğinde Fern ve arkadaşları kış tatili dönemlerinde saatlerce Amazon depolarında, yaz aylarında da ulusal parklarda çok düşük ücretle para kazanmaya çalışırlar. Özgür ama aynı zamanda çaresiz, yükselen eşitsizliğin içinde ve yıpranmış güvenlik ağında sıkışıp kalmışlardır.
Yönetmen Zhao, Fern’in hayatının yoğunluk ve bıkkınlığını gayet iyi yakalar. Saatlerce araba süren, bazen bir işte çalışan, hava şartlarının neden olduğu aksaklıklara göğüs geren, kişiler arası ilişki ya da karavanın sorunları ile yuvarlanıp giden Fern’i telaşlanmadan anlatır. Film sabırlıdır, açıktır ve merhametlidir. Yargılamak ya da açıklamaktan çok çevreyi dolaşır, gözlemler. Fern’in bireysel tercihine saygı duyar.
Göçebeyurdu aslında bir protesto değil. Kadın kahramanın gözlerindeki bakış gibi, Batı (ABD) toplumunda insana dair artık ölmeye başlamış her şeye kızgın bir üzüntü içinde bakıyor. Tam da bu yüzden Zhao, genelde günışığının zayıf anlarında çekimler yapmış. Mor ve kızıl gökyüzü altında geçen öykü seyirci ile, tıpkı John Ford’un 80 yıl önce Gazap Üzümleri (1940) filminde yaptığı gibi konuşuyor. Fern’in ihtiyaçları ve hakları, Joad ailesininkiler kadar basit. Tom Joad “arkadaşın kendi ruhu yok, onda sadece, büyük bir ruhun küçük bir parçası var” der ve devam eder “herkese ait bir tek büyük ruh istiyoruz”, biraz umut. Fern’in, diş fırçası ve tavuk sulu eriştesi eşliğinde, karavanına tıka basa doldurulmuş kendi ruhu var. Ve her an çekip gidebilir.
Bu çekip gitmedeki en büyük pay tabii Frances McDormand’ın her sahneye demir atan güçlü oyunculuğudur. Fargo (Coen Kardeşler/1996), Moonrise Kingdom/Yükselen Ay Krallığı (Wes Anderson/2012), Promised Land/Vadedilmiş Topraklar (Gus Van Sant/2012) gibi filmlerle hatırlanabilecek McDormand’ın buradaki performansı kariyerinin en nükteli ve zarif olanlarından. Hayata “karavan-bedeni” ile adeta meydan okuyor. Soğuk bir günde, hiçbir yerin ortasına tuvaletini yaptığı sahne ise, sinema tarihindeki yerini çoktan aldı bile.
Kaynakça
Lane, A., “Economic ruthlessness on the open road in Nomadland”, 27 Kasım 2020, The New Yorker
Scott, A.O., ‘Nomadland’ review: The unsettled Americans. 18 Şubat 2021, The New York Times