Haber: Medine Yavuz
Editör: Ayşegül Nişli
Yakın zamanda vefat eden İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seher Er, 22 Aralık 2023 Cuma günü saat 11.00’de fakültesinde anıldı. Tören, davetlilerin saygı duruşuna davet edilmesiyle başladı. Konuşmaların arasında Prof. Dr. Er hakkında kısa filmi izletildi. Programın sonunda ise yaptıkları çalışmalar sebebiyle yüksek sesle alkışlandı.
Programın açılış konuşması Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Başkanı Prof. Dr. Emine Yavaşgel tarafından gerçekleştirildi. Yavaşgel, “Seher Hocamızı öncelikle erken kaybetmemizin üzüntüsü var içimde. Bu hiç bitmeyecek çünkü çeyrek asırlık bir meslektaşlılık var. Bir dostluk var. Böyle kısa sürede unutulması çok zor. Gerçekten bir ayrılık olduğunu düşünmüyorum. Bu bir veda toplantısı asla değil. Aslında yeni bir buluşma toplantısı. Çok çeşitli zihinsel süzgeçleri vardı. Bir düşünür, bir söylerdi. Sözcükler sanki mabediydi. Anlam üzerine çok düşündü çok. Bize kattıklarından ötürü kendisine şükranlarımı iletmek istiyorum. İyi ki çeyrek asırlık bir birliktelik yaşadık. Ama bu çeyrek asırlık birliktelik bitmedi. Devam ediyor, devam edecek. Hep birlikte olmaya devam edeceğiz. Beni dinlediğiniz için, buraya geldiğiniz için ve duygudaşlığı sağladığınız için siz de var olun, sağ olun.” diye söyledi. Konuşmasını Osman Uzunkaya’nın “Seher” adlı şiirini okuyarak bitirdi.
Yüksek lisans öğrencisi Hüseyin Akay konuşmasında, ”2023 yılı aslında hepimiz için çok zor bir yıl oldu. Çok acılar çektik . Bizim için zor bir yıldı. Emine Hocamız benden önce bahsetti. Hocamın yüksek lisans öğrencisiydim. Lisansa ilk gittiğimde hocanın odasına gittiğinde nerede kaldın, uzun süredir neredeydin diye sorulur. O neler okuyorsun, neler yapıyorsun diye sorardı. Önemsendiğimi görürdüm ben. Hocam tarafından sorulması benim için çok önemliydi.” ifadelerinde bulundu.
Prof. Dr. Ece Karadağ Doruk ise Prof. Dr. Seher Er hakkında “Son derece muhabbete değer bir insandı. Anlayışlıydı. Destek verirdi.” dedi.
Programın devamında doktora öğrencisi Emre Taşdemir, “Mailleşmeye başladık, her yazdığında sağlığını düşündüm. Acaba ne zaman cevap verir diye düşündüm. Sanki bilgisayar başında beni bekliyordu. Hemen cevap verdi. Sığ cevaplar değildi. Uzun uzun cevap verdi. Konunun dışına çok çıkıyorduk. Pazarlamadan gidiyorduk bir bakıyordum konu Gazali’ye geliyordu. Gazali den başka bir konuya giriyorduk. Ben çok şaşırıyordum. Nereden nereye böyle? Çok zevkliydi. Çok anlamlıydı. Felsefe üzerine çok derinlikli sohbetlerimiz oldu. Üniversitede en çok Seher Hocamızı ne temsil ediyor diye sorarsanız kitap derdim. Onu en iyi anlatan şey kitaptır.” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Sait Veli Polat, “Farklı bir insandı. Farklılıklarını hissettirirdi. Farklı bir bakış açısı sunmaya çalışan değerli bir bilim insanı. Zaman zaman kavga ettik. Zaman zaman birlikte idare etmeye çalıştık.” dedi.
Prof. Dr. Nilüfer Sarı Sezer, “25 yıldan daha fazla süredir beraberdik. Özel yaşamımda, lise zamanımda, aile yaşamımda, beni bu üniversiteye kazandıran, bu fakülteyi kazandıran değerli bir hocamdı. Çok sakin biriydi. Saygıyla, sevgiyle anıyorum.” sözlerini kullandı.
Prof. Dr. Simten Gündeş, konuşmasında “Çok zormuş. Gerçekten dostunu kaybetmek çok zormuş. Seher hakikaten ailemizin bir parçasıydı. Sakindi, ciddiydi, sırtınızı ona yaslayabilirdiniz. Abartılı değildi. Yaptığını abartılı bir şekilde ortaya koymazdı. İyiliğiyle ortaya koyardı. Gerçekten çok narin, ciddi, sağlam ama kırılgandı. Marjinal bir tarafı vardı. Uyum sağlardı.” dedi.
Prof. Dr. Suat Gezgin ise, “Gerçekten Seher’i anlatmaya kelimeler yetmez diyorum. Saygılı, her zaman bir şey dendiği zaman anında yapan birisiydi. Hepimizin başı sağ olsun. Allah gani gani rahmet eylesin.” şeklinde konuştu.
Programın sonunda söz alan Prof. Dr. Nükhet Güz, “Seher her şeyden önce insandı. Hiç kalmamış, hiç tükenmiş, bitmiş insanlık örneğiydi Seher. Öylesine içten, öylesine samimi, öylesine unutulmamış insandı Seher. Benim size anlatmama gerek yok. Seher her zaman iyi oldu. Seher her zaman ne denirse dinleyen bir bilim insanıydı.” ifadelerinde bulundu.