Muhabir: Medine Yavuz
Fotoğraf: Medine Yavuz
Editör: Hatice Beyza Çakmak
Bağımsız sinema günümüzde ana akım yapımların gölgesinde kalsa da hem ifade özgürlüğü hem de toplumsal meseleleri ele alış biçimiyle dikkat çekmeye devam ediyor. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema(RTS) Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Berceste Gülçin Özdemir, bağımsız sinemanın Türkiye’deki gelişimi ve karşılaştığı zorluklara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Özdemir, bağımsız sinemanın yaratıcılığa alan açan doğasını ve sektörel dinamiklerle olan ilişkisini İletim gazetesine verdiği röportajda kapsamlı bir şekilde ele aldı.
Bağımsız Sinema, Sanatsal Özgürlük ve Yenilikçiliğin Peşinde
Bağımsız sinemanın, büyük yapım şirketlerinin finansal ve sanatsal baskılarından bağımsız olarak özgür bir yaratım alanı sunduğunu belirten Doç. Dr. Özdemir, “Bağımsız sinema, yönetmenlere ve yapımcılara kendi sanatsal vizyonlarını özgürce hayata geçirme imkânı tanır. Bazen düşük bütçelerle de çekilen bu filmler, genellikle cesur ve yenilikçi bir dil kullanarak toplumsal sorunlara dair güçlü mesajlar verir. Bağımsız sinemanın en büyük özelliği, ticari kaygılardan uzak, sanatsal bir bakış açısı sunması ve izleyiciyi düşündürmesidir” ifadelerini kullandı.

Türk Bağımsız Sineması, 1990’lı Yıllarda Önemli Bir Gelişim Gösterdi
Türk bağımsız sineması, 1990’lı yıllardan itibaren önemli bir gelişim gösterdi. Bağımsız sinemanın bu dönemde hızla ivme kazandığını belirten Berceste Gülçin Özdemir, “Ulusal ve uluslararası film festivallerinde ödüller kazanan bağımsız yapımlar, Türk Sineması’nda bağımsız sinemanın ideolojisini izleyiciye tanıtmaya başladı. Bu filmler, sınırlı bir izleyici kitlesine hitap etmesine rağmen, elde edilen başarılar yeni yönetmen ve senaristlerin sektöre girmesini sağladı” dedi.
1990’lar, Bağımsız Sinemanın Yükselişi
Özdemir, bağımsız film yapımcılarının 1990’ların ortalarından itibaren sayısında önemli bir artış yaşandığını belirtti:
“Bağımsız yapımların uluslararası alanda gösterilmesi için çalışan bağımsız yapımcılar da çoğalmaya başladı. Bunun en önemli nedenlerinden biri daha eğitimli yönetmenlerin ve yapımcıların sektöre katılmasıdır. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verdiği destekler ve Eurimages gibi uluslararası kuruluşlardan alınan maddi yardımlar, bağımsız sinemanın yapımını artırdı”
Bağımsız sinemanın, Türk sinemasında yarattığı özgün anlatımlar ve çeşitlilik sayesinde önemli bir yer edinmeye devam ettiğini vurgulayan Doç. Dr. Berceste Gülçin Özdemir, “Bağımsız sinema, Türk Sineması’nın yaratıcı gücünü ve çeşitliliğini artırarak, sinema dünyasında önemli bir güç olmaya devam ediyor,” şeklinde konuştu.
Bağımsız Sinemayı Engelleyen Faktörler
Doç. Dr. Özdemir, Türkiye’de bağımsız sinemanın gelişimindeki engelleri şu şekilde değerlendirdi:
“1990’lar öncesi bağımsız yapımlar için gerekli bütçeler sınırlıydı ve büyük yapımlar sinemada hâkim konumdaydı. Ayrıca, sinema eğitiminin bugünkü gibi geniş boyutta anlamlandırılamaması bağımsız yapımların gelişememesi adına bir etkendi.”
Özdemir aynı zamanda teknolojilerin gelişmesiyle 1990’lardan sonra bağımsız sinemanın daha fazla dikkat çekmeye başladığını vurguladı.

Bağımsız Sinemanın Yayılmasını Engelleyen Faktörler ve Dijital Platformların Rolü
Bağımsız sinemanın yavaş gelişimi hakkında açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Berceste Gülçin Özdemir, finansal kaynak eksiklikleri, dağıtım ağlarının yetersizliği ve sinema salonlarının azlığını vurguladı. Doç. Dr. Özdemir, bu faktörlerin bağımsız yapımların daha geniş kitlelere ulaşmasını zorlaştırdığını belirtti. Bağımsız sinemanın daha fazla görünürlük kazanabilmesi için bağımsız sinema salonlarının artırılması gerektiğini ifade eden Berceste Gülçin Özdemir, ayrıca dijital teknolojilerin gelişmesiyle bağımsız sinemanın daha fazla dikkat çekmeye başladığını ve dijital platformların bu yapımların geniş bir izleyici kitlesine ulaşmasını sağladığını kaydetti.
“Bir şeyi gerçekten isterseniz, azim ve çaba ile mutlaka başarırsınız.”
Doç. Dr. Özdemir, bağımsız sinema yapmak isteyen sinemaseverlere önemli tavsiyelerde bulundu:
“Bağımsız sinema yapmak isteyenler, hiçbir zaman karamsar olmamalı ve her zaman umutlu olmalılar. Bir şeyi gerçekten isterseniz, azim ve çaba ile mutlaka başarırsınız. Bağımsız sinemacılar, umutlarını kaybetmeden yol almalı ve çabanın karşılığının her zaman kendilerine olumlu döneceğini bilmeliler. Ben bağımsız sinemayla ilgili kitabımı (Türkiye’de Bağımsız Sinemaya Dair Tartışmalar: Sahadan Düşünceler) yazarken de kitabın sonuç bölümünde bağımsız sinema adına önerilerimi sunarken de her zaman umut içindeydim, Türk sineması bu noktada çok şey başaracak gibi görünüyor”